Sevgili'ye

Dilimi yapıştırdım damağıma
Kalbimle haykırıyorum :
Sevgili!
Nefes almalıyım ne olur
Aç pencereyi.

Can sıkıntısından mamül sayıklamalar

Bilirim ki "yolu bilmek" ile "yolda olmak" iki farklı durumdur. Bilmek çoğu vakit irade ile birebir ilişkili değilken yola girmek bizzatihi irade gösterisidir. Güç iştir. Yine bilirim ki "kontrolsüz güç güç olmadığından" çoğu vakit yoldan çıkaran şey yine zannımızla kuvvetlendirdiğimiz gücümüzdür. Biraz karıştırdım, ancak derdimi eşşekten düşenlerin bir çırpıda anlayabileceğine inanıyorum.

İnanmak demişken, sanrılar ve gölgeler alemi diye anlatılan dünyada hakikatten nasibi olan nedir diye sorsalar - sormazlar ya - renklerdir diyebilirim. Ademoğlu bencilliğinden midir nedir hakikati hep kendinde aradı. Oysa gözün gördüğü her yerde karşısına dikiliveren ve hayatla ilişkilendirdiğimiz her "şey"e anlam yükleyen renkler, bizim egomuza yenilmeyecek kadar değerli.

Susmalı mı ? Belki...

Yok/sa

Karıncaların sırtından
devşirip sabrı
Parmak uçlarından emiyoruz
özsuyunu hayatın
Ya Hayy!
Bebekler gibi mırıldanıyoruz
Anlayanı yok/sa anlatamıyor muyuz?